Üç bölümden oluşan bu blog yazısının ikinci bölümünde, "Çocuk kitabı nasıl yazılır?" sorusunu yanıtlamak için bu sefer "Yetişkinler neden çocuk kitabı yazar?" sorusunu soruyoruz.
... Çocuklara neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlatmak ya da diş fırçalama alışkanlığı edinmelerini kolaylaştırmak veya arkadaşlarına kötü davranmamaları gerektiği mesajını vermek yahut geceleri hemencecik uyumalarını sağlamak için mi?
Yok artık, daha neler!
Yanıt aynı: Köpekle çimlerde yuvarlanılacak, dondurma dirseğe kadar akacak, babaanne “Eyvah, kokuşmuş korsanlar geliyor kaaaç!” diye bağıracak, türlü maceralara atılınacak. Yetişkinler bunun için çocuk kitabı yazar.
Üç bölümden oluşan bu blog yazısının ilk bölümünde, "Çocuk kitabı nasıl yazılır?" sorusunu yanıtlamak için önce "Yetişkinler neden çocuk kitabı okur?" diye soruyoruz.
.... Yetişkinler işte bunun için çocuk kitabı okur. Çocuklarına neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlatmak ya da diş fırçalama alışkanlığı edinmelerini kolaylaştırmak veya arkadaşlarına kötü davranmamaları gerektiği mesajını vermek yahut geceleri hemencecik uyumalarını sağlamak için değil. Yetişkinler bir köpekle arkadaş olduklarını hayal etmek için çocuk kitabı okur. Sonra çıkıp sokakta bir köpekle arkadaş olur. Ya da bir çocukla. Küçükken duvara çizdikleri arkadaşın canlanıp onlara eşlik etmesini ne kadar isterlerse büyüyünce de o kadar isterler. Canlandığında neler olacağını görmek için çocuk kitabı okurlar. Bir çocuğun alelade bir yaprağa duyduğu hayranlığı yeniden duymak için okurlar. Dondurma külahını peçeteyle tutmak çok saçma olduğu için okurlar. Dondurma külahtan süzülüp insanın bileğinden dirseğine akmadıkça tadı dondurmaya benzemediği için okurlar.