Mutlu İnsanlar Nasıl Ortaya Çıktı? Selin Kutucular ve Caroline Erel ile Söyleşi
“Kim bilir, belki bir çocuk bu kitabı okuduktan sonra sevmediğini düşündüğü kerevize bakınca kitaptaki salıncağı hatırlayacak ve kereviz yemeyi deneyecek... Belki bir baba, bezelyelerle matematik öğretecek. Bazı çocuklar anne ve babalarına mutfakta yardım etmek isteyecek. Belki bir müzik aleti çalmanın verdiği mutluluğu hatırlayanlar olacak. Halaların, dayıların tarifleri daha bir istekle yenecek. Benim hayalim, bu kitabı okuduktan sonra çocukların bir büyüğün yardımıyla tarifleri denemeleri ve her zaman sofrada beraber olmanın değerini bilmeleri.” – SELİN KUTUCULAR
“Ebeveynler dağılmış mutfağı görünce hoşgörülü olsun istiyorum. Ben kızımı büyütürken birkaç annenin sırf mutfak dağılmasın diye çocuklarına mutfakta bir şeyler yapmayı yasakladıklarına şahit oldum. Mutfak dağılmadan mutfak olabilir mi? Kızımla benim birlikte en çok şarkı söyleyip dans ettiğimiz yer, yemek yaparken mutfaktır.” – CAROLINE EREL
Sevgili Selin Kutucular ve Caroline Erel, KVA Çocuk için hazırladıkları Tatlı Kitaplar serisinin ilk kitabı Mutlu İnsanlar’ın ortaya çıkma sürecini bizimle paylaşıyor. Bu söyleşiyi bizim için editörümüz Sedef Özge gerçekleştirdi.
KVA Çocuk: Yiyeceklerle öykü anlatma fikri nasıl ortaya çıktı? Bir öykü neden örneğin suluboya resimlerle değil de yiyeceklerle anlatılır?
Selin: Ekrandan beni seyreden küçük izleyicilerim ve anneleri aslında uzun zamandır çocuklara yönelik bir çalışma yapmayı düşünmeme neden oluyordu. KVA Çocuk için kitap yazmam önerildiğinde bu nedenle hiç tereddüt etmeden kabul ettim. Mutfağın çok önemli bir eğitim alanı olduğunu düşünüyorum. Günümüz çocukları ne yazık ki doğal öğrenme yollarından uzaklaşıyorlar. Mutfağa da pek çoğu bizim çocukluğumuzda olduğu gibi aşina değiller. Belli başlı yiyeceklerin dışında sebze ve meyvelerin isimlerini bile bilmiyorlar. Mutlu İnsanlar aslında bir dikkat çekme kitabı. Öyküyü alışılmadık bir tarzda anlatarak, küçük çocukların ilgisini çekmeyi amaçladık. Çoğu tarladan manava ulaşmış şekliyle ve yararlı besinlerle çocuklara mutfağa dair pozitif bir mesaj vermek istedik.
Caroline: Selin'le pek çok fikir üretiyoruz. Bunlardan biri de çocuklara yönelik bir çalışma yapmaktı. Meyve ve sebzelerle anlatım fikrini Selin buldu. Ben de bu sıra dışı fikre sevinerek katıldım. Suluboya resimler dünyada en çok uygulanan tarzdır herhalde. Meyve, sebze ve diğer gıda malzemeleriyle anlatımsa çocukların ilgisini çekmek için birebir bence. Bu sayede meyve ve sebzeleri daha yakından inceleyebilecekler, sevmedikleri varsa merak edip tadacaklar. Çocuklar tadını bilmedikleri halde bazı şeyleri yemeyi reddederler, bu şekilde belki tadına bakıp fikir değiştirebilirler.
KVA Çocuk: Selin, öyküyü yazarken neler düşündün? Karakterleri yaratırken kimlerden etkilendin?
Selin: Mutluluğun bulaşıcı olduğunu düşünürüm. Ama bunun için ilk şart başkasının mutluluğuna sevinebilmektir. Küçük yaşlarda bunu fark edebilirsek, hayat çok daha kolay gider. Turuncu saçlı kızın ilk cümlesi şöyle; "Ben mutlu insanları seyretmeyi çok seviyorum." Etrafınızda bunu başaramayan, yani başkasının mutluluğuyla mutlu olamayan çok insan olabilir. Bizim turuncu saçlı kızımız çok şanslı, çünkü herkesin farklı zevkleri olduğunun ve farklı keyifler yaşadığının farkında. Üstelik bu farklılıklar birlikte yaşamın tadı tuzu. Bu küçük kızda kızım Ece’den çok şey var, gözlem yapan ve hep etrafında mutlu yüzler görmek isteyen bir kız. Mutlu insanların her biri kalbimde yer etmiş insanlar... Eşim, oğlum, ağabeyim, komşularım, halam... Büyükada’daki bostanda domates yetiştiren Ali Bey...
KVA Çocuk: Bu çalışmanın sizin için önemi nedir? Daha önce birlikte yaptığınız çalışmalardan farkı var mı?
Selin: Çok istediğim ama bir türlü cesaret edemediğim bir alana, çocukların hayal dünyasına adım atıyorum. İnsanın kendi çocuklarıyla yaptığı aktivitelerden farklı olarak bir sorumluluk hissediyorum. Hem küçüklere hem de büyüklere sayfaları çevirdikçe mutfağa dair güzel bir his vermek, belki onları da cesaretlendirmek istiyorum.
Caroline: Benim için özgürce çalışabilmek. Ben genelde reklam alanında fotoğrafçılık yapıyorum, yani ürünlerin fotoğrafını çekiyorum. Reklam fotoğrafçılığında fotoğrafı çekilecek ürün, reklam ajansı tarafından planlanır ve piyasaya sunulur, bundan dolayı ben ürünü istediğim gibi değil ajansın istediği gibi çekmek zorunda kalırım. Bu çalışmadaysa özgürüm çünkü isteklerimi ve fikrimi söyleyebiliyorum ve çekebiliyorum. Sonuçta üç kadın oturuyor ve çocukları en çok eğlendirecek, aynı zamanda ilgilerini çekerek eğitecek şekilde bir görseli nasıl hazırlayacağımıza karar veriyoruz ve hayata geçiriyoruz.
KVA Çocuk: Selin, sen bir şefsin. Caroline, sen de bir fotoğrafçısın. Bir şef neden bir çocuk kitabı yazar? Bir fotoğrafçı bir çocuk kitabı için neden kollarını sıvayıp patlıcan soyar? Bize biraz anlatır mısınız?
Selin: Öncelikle ben bir anneyim. Çocuklarım mutfağımın ana heyecanıdır. Artık büyüdüler ama yine de sunumlarımda anneliğimin ilk yıllarının hevesi vardır. Üstelik komşumun 2,5 yaşındaki oğlu bize yeniden bebek sevincini yaşatıyor ve ben onunla elimizde “Mutlu İnsanlar” kitabıyla mutfağa gireceğimiz günlerin hayalini kuruyorum. Böyle bir kitabı yazmak için sanırım benim çok nedenim vardı. Hem uzun zamandır aklımda olan çocuklar için projeyi gerçekleştirmek hem de çok özlediğim minik ellerle yeniden buluşmak.
Caroline: Aaa, sadece patlıcan değil kabak da soydum :)) Sevdiğin bir iş yapıyorsan her ayrıntısıyla ilgilenip ona dahil oluyorsun. Sen de kaç defa ışık yansıtıcıyı tuttun. Ortak çalışma bunu gerektiriyor, her iş için kollarını sıvıyorsun.
KVA Çocuk: Yiyeceklerle yaratıcılığı birleştirmenin çocuklara katacağını düşünüyorsunuz?
Selin: Farklı bir açıdan bakmak, çok boyutlu düşünmek ve sağ beyin faaliyeti epeyce desteklenecek sanırım. En azından stüdyo çalışmaları sırasında benim için öyle oldu! Beklenmeyeni yapmak, kendini şaşırtmak... Bütün bunlar çoğu insanın cesaret edemediği şeyler. Büyükler için de çok ekonomik bir terapi olabilir.
Caroline: Bir kere sebze, meyve ve diğer gıda malzemelerini yakından tanıyacaklar. Sevmedikleri varsa bu sayede belki deneyip aslında sevilmeyecek bir tat olmadığına karar verip yemeye başlayacaklar. Belki aralarından bir Giuseppe Arcimboldo çıkar. Arcimboldo da kim derseniz, meyve ve sebzelerden insan portreleri oluşturan bir ressam. Bir araştırın bence, benim bakmaya doyamadığım bir sanatçı.
KVA Çocuk: Kitaptaki karakterler aslında ilk bakışta alışılmadık şeyler yapıyorlar. Anne futbol oynuyor, hala ressam, ikiz kardeş mutfakta yemek pişiriyor, abla bahçeyle uğraşıyor. Diğerlerinin sevdiği uğraşlarda da büyük bir çeşitlilik var. Bütün bunlar bize ne anlatıyor?
Selin: Mutluluğun her an her yerde birileri tarafından yakalandığını, yakalanabildiğini anlatıyor. Özgürlüğün, bireyselliğin ve bir o kadar da mutlu birlikteliklerin altını çiziyor ve biraz da beni anlatıyor. Futbol oynayan anne benim! İnsanlar yaptıklarıyla başkalarını şaşırtabilir. Geçen gün duyduğum bir sözü yazayım: “İnsan en iyi kendine iyi gelir.” İçten gelen sevgilerin peşinden gitmeli.
Caroline: Evet, biz de tam bunu hedefledik. Sorgulamadan kabul edilen rolleri (“Annenin yeri mutfaktır.”) değiştirmek kızımın fikriydi. Biz de, "Selin'in futbol takımı var ve futbol oynadığı zaman çok mutlu oluyor," dedik, anneyi futbolcu yaptık, ikiz kardeşi mutfağa, ablayı da bahçeye gönderdik.
KVA Çocuk: Mutlu İnsanlar bir serinin ilk kitabı değil mi? Bizi daha sonra hangi kitaplar bekliyor?
Selin: Altı kitaplık bir seri bu. Arkadan hayvanlar alemine dalacağız. Hayalimde meslekleri de yazmak var. Araçlar, mevsimler ve hatta şehirler hep bu teknikle anlatılabilir.
Caroline: Yapılacak seri aşağı yukarı belli ama kitaplar yayınlandıkça çocukların fikir ve isteklerine açığız, ne de olsa biz büyüklerin de hayal gücü bir yere kadar :) Serinin bundan sonraki kitabı hayvanlarla ilgili olacak ama diğerleri sürpriz!
KVA Çocuk: Kitapta yalnızca öykü değil, iki basit tarif de var, üstelik bu tarifler öyküyle de bağlantılı. Resimli bir öykü kitabında tarif olmasının örnekleri var elbette ama bu pek de alışılmış bir durum değil. Selin, neden tarif ekledin?
Selin: Mutfakta zaman geçirmek ebeveynlerin çocuklarıyla iletişim kurabilmelerinin çok güzel bir yoludur. Kitabımız sadece öyküyle bitse yarım kalırdı. Yıllardır söylediğim gibi, yemek yapmak özgüveni artıran, sosyalleştiren, paylaşma duygusunu perçinleyen bir aktivitedir. Bu kitapla amacımız pek tabii çocuklara sebze ve meyveleri yaratıcı bir şekilde tanıtmak ama bunu yaparken de anne babaların çocuklarıyla mutfağa girmesini desteklemek.
KVA Çocuk: Bu kitap, onu okuyan çocukların hayatına ne katacak? Ebeveynlere ne katacak? Bu kitabı okuduktan sonra neler yapabilirler?
Selin: İsimlendirmeler, semboller çocukların hayatında kıymetlidir. Kim bilir, belki bir çocuk bu kitabı okuduktan sonra sevmediğini düşündüğü kerevize bakınca kitaptaki salıncağı hatırlayacak ve kereviz yemeyi deneyecek... Belki bir baba, bezelyelerle matematik öğretecek. Bazı çocuklar anne ve babalarına mutfakta yardım etmek isteyecek. Belki bir müzik aleti çalmanın verdiği mutluluğu hatırlayanlar olacak. Halaların, dayıların tarifleri daha bir istekle yenecek. Benim hayalim; bu kitabı okuduktan sonra çocukların bir büyüğün yardımıyla tarifleri denemeleri ve her zaman sofrada beraber olmanın değerini bilmeleri.
Caroline: Beceri, hesap kitap, disiplin, eğlence, mutlu bir ruh... aslında hayatta karşınıza çıkabilecek her şey! Ebeveynlere çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmelerini sağlayacak, hem eğlenecek hem de çocuklarını gözlemleyebilecekler. Ben bu soruyu kitabı okuyanlara sormak istiyorum, çünkü bence tek doğru cevap onlarda olacaktır.
KVA Çocuk: Bu kitapta meyveler var ama kitabın kendisi de zahmetli bir çalışma sürecinin meyvesi :) Bu meyveyi elinize aldığınızda neler hissettiniz?
Selin: Benim için bu çalışmanın bir özelliği kolum alçılıyken çalışmaya başlamam oldu. Zahmetten ziyade benim için kaybettiğimi düşündüğüm bir beceriyle yeniden buluşmanın getirdiği eşsiz mutluluğun meyvesi bu kitap. Yeniden başlamak için her zaman bir neden var!
Caroline: Selin'i ve Sedef’i öpmek istediğimi hissettim. Çok heyecan vericiydi.
KVA Çocuk: Bu kitabı hazırlarken sizi en çok mutlu eden şey ne oldu?
Selin: İçlerindeki çocuğu hiç bıkmadan yaşatan iki başka kadınla beraber çalışmak... Caroline ve Sedef!
Caroline: Çocukların hoşlanacağı bir kitap yapmak beni çok mutlu etti.
KVA Çocuk: Mutfağa girmeyi seven çocuklara ve bu çocukların ebeveynlerine söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Selin: Çocuklar, doğru yoldasınız... Mutfağa girmeyi seviyorsanız hayata bir adım önde başlayacaksınız. Sevgili ebeveynler, güvenliklerini garantilemek şartıyla lütfen çocukların mutfakta çalışmasına izin verin!
Caroline: Ebeveynler dağılmış mutfağı görünce hoşgörülü olsun istiyorum. Ben kızımı büyütürken birkaç annenin sırf mutfak dağılmasın diye çocuklarına mutfakta bir şeyler yapmayı yasakladıklarına şahit oldum. Mutfak dağılmadan mutfak olabilir mi? Kızımla benim en çok şarkı söyleyip dans ettiğimiz yer, yemek yaparken mutfaktır.
KVA Çocuk: Son bir soru. Mutlu İnsanlar’ı tek bir cümleyle nasıl anlatırsınız?
Selin: Çılgın bir kitap!
Caroline: Yaratıcılık ve emeğin işbirliği.
KVA Çocuk: Benim için de sizinle birlikte çalışmak, yaratıcı sürecinize tanıklık etmek inanılmaz bir deneyimdi. Çalışma disiplininiz, en ince ayrıntıya kadar her şeyi düşünmeniz, heyecanınız ve birlikte çalışmaktan aldığınız keyif çok öğreticiydi. Çok teşekkürler, sevgiler!
Sevgili okurlarımız, sizin de Selin Kutucular ve Caroline Erel’e sormak istediğiniz sorular, göstermek istediğiniz fotoğraflar, resimler, çalışmalar varsa kvacocuk@gmail.com adresine e-posta yazabilir veya web sitemizin İletişim bölümündeki posta adresine mektup gönderebilirsiniz (evet, mektup!). Ayrıca kvacocuk Instagram hesabımızdan bizi takip ederek mutfakta yarattığınız harikaların ve Mutlu İnsanlar kitabıyla ilgili etkinliklerinizin fotoğraflarını da @kvacocuk ve #mutluinsanlar #tatlıkitaplar etiketiyle Instagram’da yayınlayabilirsiniz!
Selin Kutucular Kimdir?
Selin Kutucular, Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümünü bitirdi. Aile geleneğinin devamı olarak yemeği bir sanata dönüştürmeye kendini adadı. Büyükada Yemekleri kitabıyla En İyi Yerel Mutfak dalında Uluslararası Gourmand Ödülü’nü aldı. KVA Çocuk için hazırladığı kitaplarla, yemek alanındaki deneyimi, yaratıcılığı ve coşkusunu çocuklarla paylaşıyor ve çocukların yiyecekleri yepyeni bir gözle görmesini sağlıyor.
Caroline Erel Kimdir?
Caroline Erel, Almanya'da Frankfurt Gutenberg Fotografieschule'de fotoğrafçılık okudu. Daha sonra İstanbul'da reklam fotoğrafçılığı alanındaki çalışmalarının yanı sıra Yıldız Teknik Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Selin Kutucular'ın kitaplarının fotoğraflarını çekti, ayrıca çocuklar ve gençler için yemek ve doğal bakım kitaplarına imza attı. KVA Çocuk'un Selin Kutucular imzalı Tatlı Kitaplar serisindeyse hem fotoğraf makinesinin arkasına geçti hem de mutfakta yaratıcı sanat ekibinde yer aldı.